Popüler kültürün vazgeçemediği figürlerden Mrs. Shafak’ın önderliğinde iyice içi boşaltılan Mevlânâ’nın “Başkalarının kusurlarını örtmede gece gibi ol.” sözü, işini layıkıyla, adam gibi, bihakkın yapmayıp da hak etmediği dünyalıkları cebine indirenler için güle oynaya kullanacakları bir kalkan olmalı. Yok öyle yağma!
Söz konusu şirketin “dinsel hassasiyet” bağlamında sağlam bir altyapıya sahip olduğunu düşünerek, dinî referanslar vereceğim. Türkçenin “emanet” edildiği bir meslek grubu da reklamcılardır. Ve o reklamcılar ile onlara iş buyuran reklamverenler bu emanete “hıyanet” etmemelidir.
“İbn-i Ömer diyor ki: Peygamberimizin şöyle buyurduğunu duydum: ‘Hepiniz çobansınız ve hepiniz çobanlığınızdan sorumlusunuz. Devlet Başkanı üslendiği görevden sorumludur. Kişi ailesinin koruyucusu ve eli altında olanlardan sorumludur. Hizmetçi, efendisinin malının koruyucusu ve eli altında bulunanlardan sorumludur. Dikkat ediniz, hepiniz çobansınız ve hepiniz çobanlığınızdan sorumludur.” *
İnsanın sorumluluk alanına giren her şey “emanet”tir. “Emanet”e de (Bkz. Türkçe ve kuralları) “hıyanet” edilmemelidir.
Gelelim reklam meklamımıza… Bank Asya’yı 14 Kasım 2012’de “hoş geldin”in hatalı yazımı dolayısıyla Kırık Potkal’a misafir etmiştim. Anlaşılan o ki, misafirperverliğimden pek memnun kalmışlar. Bu kez de “Ve, ile, arasında” anlamlarını vermek için sayılar veya kelimeler arasında ‘tire’ kullanılır.” kuralını hiçe saymalarıyla, tekrar bu sayfalara misafir ediyoruz. Hoş geldiniz, azap getirdiniz!
* Buhari, Cuma, 11; Müslim, İmâre, 5.