Monthly Archives: Kasım 2015

Bir kelime: Topyekün

TDK bile “topyekûn” yazmış yahu!

Topyekün


Yanlışsa biz yapmışızdır!

Tasarist

Hedef kitkenizi bilemem de Yamalı Poğaça’yı harekete geçirdiniz bir kere! Giriş paragrafındaki üç adet soru işaretinden ikisi karavana! “Gözalıcı”yı niçin birleştirdiniz? Gamze Hanım’ın soyadıyla karıştırdınız herhalde, olur böyle şeyler. Gamze Gözalan. Hele hele şu “vaad” kelimesine ne demeli! Örnekler her zaman işe yarar: “Vaadini yerine getirmedin; fakat sana vaat ettiğim 1+1 stüdyo dairenin anahtarını Prada çantanda bil tatlım!”

Vallahi, bunları siz yazmışsınız!


Çok “kült”üm vallahi!

Kült

“Bilboard”lar çok zorlama! İzah isteyenler olabiliyor, onlar için yazayım, okurlar velinimetimdir: Biraz hamilelik olamayacağı gibi, “kült”ün azı ve çoğu da olmaz. “Çok tarz” gibi “trend” bir ifadeye sarılmışlar anlaşılan. Olur, zaman zaman sarılmak isteriz bir şeye… Oyuncak bir ayıya, bağrı kıllı bir ayıcığa, yerli ve yabancı banknotlara, moda olan bir kelimeye…

Hanımlar, beyler! Bir şey ya “kült”tür ya da değildir. Örnek mi? “Godfather” kült bir filmdir. Değil midir? “Leon”a burun mu kıvırdınız? O burunları ısırırız!


Harita Metot mu Defteri?

Ömrünün yıllarla ölçülen süresi ‘kaç ortalı’ olursa olsun, yaşamı boyunca kendine çizdiği yol haritasını izleyerek bıkmadan usanmadan ders çalışan, elinden kolundan, kucağından defter, kitap, kalem eksik olmayan ‘bir çocuğun’ anılarını yazdığı kitaba Harita Metod Defteri adının yakışacağını düşündüm. Umarım okunması, yaşanmasından daha güzel bir hayatın kitabı olmuştur.”

Murathan Mungan’ındı bu sözler. Kitabına “Harita Metod Defteri” adını koyarak kitabevi çalışanlarını epey zorlayacağa benziyor. Yıllar önce Turan Dursun’un “Din Bu” serisini siyer kitapları arasında görmüştüm de! Bu kitabı da ilkokul kitapları rafında görürseniz sakın şaşırmayın.
Fransızca yazımını (méthode) tercih ettiği anlaşılıyor, Murathan Bey’in. TDK, Dil Derneği ve Nişanyan’da bu sözcüğün yalın hali “metot”, ek aldığında “metodu/metoda” olarak yazılıyor. Koskoca Murathan Mungan’ın, bu kelimenin nasıl yazılacağını bilmediğini söyleme şaşkınlığında değilim; fakat yazarın “kişisel tasarrufu” işte tam da bu noktada devreye giriyor. Tıpkı “yazarkasa” ile “yazar kasa” arasındaki bilek güreşi gibi. Unutmadan yazayım: “Yazar kasa” kelimesini her gördüğümde aklıma düşen birkaç isim var: Elif Şafak, Orhan Pamuk, Ayşe Kulin.


Bu gece hem içiyoruz hem ağlarken oynuyoruz!


Günün s/özü

Dünyâda nasîbin sitem ü cevr ise ey dil
Ahbâbın eder anı da a’dâya ne hacet

Şeyhülislam Yahyâ