ING’yi “ay, en, ci”; IMF’yi de “ay, em, ef” diye okuyanlar bu yazının başlığını da “edım sen de” diye okumuşlardır muhtemelen. İyi kötü üç dört yıldır Türkçenin doğru dürüst yazımına, telaffuzuna dair yazıyorum. Hepimizin mâlumudur ki, dahi (“dâhi” başka tabii) anlamına gelen diye öğretilen (pek çok anlam katmanı vardır oysa) güzide -de/-da ekini bihakkın kullanamadığı halde “yazarlık” yapan pek çok meslek erbabı (?!) orada & burada (o “&” imini de pek severler) günlerini gün etmektedirler.
Dilimde tüy bittti, klavyem yamuldu, nefesim tükendi ama gelgelelim bu eki kullanamama hastalığı olanca şiddetiyle berdevam! Tesadüfen gördüğüm bu işteki -de/-da kullanımı ne hazin. Hayatında “kalantor” kelimesini duymamışlara yazıyoruz. Eğitim hayatını Fransa’da edâ eyleyen ve “heyecandan” ilkokul beş seviyesindeki soruları cevaplayamayanlara da yazıyoruz abilerim ve ablalarım!
Sorayım o halde: Bende, sende kalan ne? Sen de kalbin, ben diyeyim hâtıralar… Adam sen de! Sen de Kırık Potkal’a ara sıra takıl, hem eğlen hem öğren! Belli olmaz, belki ünlem işaretinden önce espas da vermezsin.

22 Ağu 2013 at 6:08 AM
Bu da benden destek olsun : http://www.dahianlamindakideayriyazilir.com/
22 Ağu 2013 at 6:21 AM
Desteğiniz, ilginiz için teşekkür ederim.