
Reklam ajansı müşterilerinin kılavuzu TDK’den okuyalım bakalım, şu “fenomen” neymiş?
fenomen (isim): olay
fenomen (isim, felsefe): görüngü
Şimdi sorulacaktır, bu “görüngü” ne ola?
görüngü (isim, felsefe): Duyularla algılanabilen her şey, fenomen, numen karşıtı.
Nasıl, TDK’den “fenomen”in ne olduğuna dair bir fikir edinebildiniz mi? Saçlarını civciv sarısına boyatmış ergen “fenomen”e dair (ağababaları Enes Batur oluyor) kafanızda bir imaj oluştu mu? YouTube adı verilen video paylaşım kanalında sürüsüne bereket “fenomen” bulunuyor. Hatta “ihtiyaç fazlası” demekte beis yok.
Peki, “fenomen” olmak için anneannemizin kafasında yumurta kırmak şart mı? “Enes Batur Kızı Kaldırdı” videosu daha merak uyandırıcı büyük bir kitle için haliyle, neyse. Hâlâ “fenomen”liğin künhüne vâkıf olamadık. 2019 fiyatı 163.000 ABD doları olan BMWi8’e bir milyon iki yüz bin Türk Lirası verebilene “fenomen” deniyor olabilir mi?
Sümüklü bir çocuk edasıyla konuşan, insanlığa ve dünyaya zerre faydası olmayan bir ergenin rahmetli Prof. Dr. Ünsal Oskay’ın hayal bile edemeyeceği parayı çuvalla götürmesi bu dünyanın rezil bir adaletsizliğidir olsa olsa.
“Zeminden Elini Son Çeken Kazanır !?” adlı videosu “3.384.313 görüntüleme” almış! Videonun adındaki o “ünlem” ile “soru işareti” ne ayak, diye bir Allah’ın kulu sormuş mu? Paraya para demeyen bir ergeni takip eden ve IQ seviyesine kafasını pek takmayan kitlenin bu soruyu sormasını beklemek safdillik olur.
YouTube içerik üreticisi bu ergenin başka bir videosunun başlığı: “En Son Çığlık Atan Kazanır !?” Görüldüğü gibi bu zengin ergenin arası noktalama işaretleriyle hiç iyi değil; olur olmaz “ünlem”in ardına “soru işareti”ni yapıştırıyor. Espas zaten hak getire!
Çocuk işçilerin karın tokluğuna yaşamaya çalıştığı bir memlekette bir de bu çocuk gününü gün ediyor. Ancak hâlâ “fenomen” nedir, bi’ türlü bulamadık. Kerimcan Durmaz da “fenomen”di değil mi? Hani, uçakta istimnâ eylemini cep telefonuyla kaydeden şahıs… Murat Övüç de “fenomen”miş. Onun da Kapalı Çarşı’da kuyumcu bir yavuklusu varmış. “Czn Burak” adlı şahıs da “fenomen”miş. Ağzı kulaklarında “yemek show”lar yapıyormuş. Çağrı Taner’i hiç duymamıştım. Onun da marifeti şöyleymiş: “Instagram’da tam 13.6 milyon kişi tarafından takip edilen Çağrı Taner, genellikle Twitter’da görülen ya da başka sosyal medya kullanıcılarının çektiği komik video ve fotoğrafları paylaşıyor.” Çektiği makyaj videolarıyla ünlenip “yürüyen” sosyal medya güllerinden biri de Danla Biliç’tir, ismini anmazsak çok gücenir.
Kısacası, bu “fenomen”lik işi iyice zıvanadan çıkmış! Tam bir rezalet! Kelimelerin içeriğini boşaltmakta üstümüze yok. “Aşkım” deyip duran yeni nesil kızlar, “Allah” lafzını her konuşmasında yerli yersiz geçirip oya tahvil etmek isteyen siyasetçiler, hatta ve hatta dilenciler… Eski zamanların dilencilerinde dahi belli bir edep vardı; gönlünüzden kopup gelen maddî veya manevî yardımı beğenmemezlik edip “ayran da alsana abi” demezlerdi farzımuhal.
İşte Hürriyet gazetesi bize “fenomen” neymiş, açıklıyor: “Büyüleyici olan harika şeylere veya insanlara fenomen denir. Bir fenomen, değerleri ve düşünceleri akranlarından, çevreden veya toplumdaki insanlardan daha değerli olan bir insandır. Ayrıca daha ön planda yer alır. Son zamanlarda yaygınlaşan bu ifadenin en yaygın kullanımı, internet fenomenleridir. Birçok sosyal ağda bulunurlar ve yüksek bir izleyici kitlesine, onların tavsiyelerine ve bilgilerine büyük önem veren takipçilerinin hayranı olurlar.”
Sizce bunu kaç yaşındaki bir çocuk yazmış olabilir? Ve bu çocuk, nasıl olur da tirajı yerlerde sürünen Hürriyet gazetesinin internet haberini bu kadar “çocukça” klavyesine meze edebilir?
Sunay Akın misali yazayım: Bakın bakın, “fenomen” denen kavram nedir, bunu anlamak, özüne vâkıf olabilmek için Fikret Ürgüp’ten girip Florinalı Nâzım’dan çıkmak gerek. Yeter mi? Dr. İhsan Ünlüer, Asaf Hâlet Çelebi, Filozof Rıza Tevfik keşfedilmeyi bekliyor. Altını, borsayı, doları moları bi’ kenara koyup sun’i gündemlerin prangalarını kırın da “essah” fenomen neymiş, nasıl olurmuş bi’ görün. E, haydi!